İktidarın laiklik karşıtı girişimlerin son dönemde hız kazanması okullarda da etkisini gösteriyor. Geçtiğimiz haftalarda Bursa Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde okul yönetimi cuma namazlarının okulda kılınabilmesi için müftülüğe başvurmuş, gelen onay sonrasında müdür, okulda cemaatle cuma namazı kılınması talimatı vermişti. Müdürün ayrıca bağış toplayıp yaptırdığı mekânı da “cuma namazı kılınan yer” olarak tanıtması da laikliğe ayrkırı olduğu gerekçesiyle tepki çekmişti. Cumhuriyet’in gündeme getirdiği olayın ardından bu defa da okulun müdür yardımcısının benzer paylaşımlarda bulunduğu ortaya çıktı.
Cumhuriyet söz konusu yazışmalara ulaştı. Okulda topluca namaz kılan kişilerin fotoğrafını öğretmenlerin olduğu ve yalnızca yöneticilerin paylaşım hakkının olduğu grupta paylaşan müdür yardımcısı Dunar, “Malum zihniyete’ karşı omuz omuza. Dinimize, diyanetimize, cemaatimize sahip çıkıyoruz. Sonsuza dek” ifadeleri ile paylaştı. Bu paylaşımı ile de yetinmeyen Dunar, sabah töreni için toplanan öğrencilere şu ifadeleri kullandı:
SAVAŞI BEN VERECEĞİM
“Belki haberlerde internette görmüşünüzdür. Bizi şikâyet etmişler. Biz malum zihniyetle yıllardır mücadele ettik, dinimize kitabımıza bayrağımıza sahip çıktık. Biz gerekli izinleri aldık. Bu öğrencilerin cuma namazını burada kılmasını kimse engelleyemeyecek! Bu böyle biline! Ve bu gençlerimizin de imanlı, dinini, diyanetini bilen bir nesil olarak yetişmesini canı gönülden istiyorum. Sonsuza dek bu savaşı ben vereceğim. Belirtmek isterim. Bu yüzden de arkadaşlarımı, özellikle bu cuma bekliyorum. Namaz kılınan yer belli, arzu eden isteyen orada namaz kılmak için buyursun gelsin. Bekliyorum!”
ÇEDES’İ BİLE GERİ BIRAKTI
Olay üzerine Eğitim İş Bursa Şubesi, Müdür Yardımcısı Kenan Dunar ve Müdür Ömer Pınarlı hakkında “Görevi Kötüye Kullanma, Halkı Kin Ve Düşmanlığa Tahrik ve Ayrımcılık” iddialarıyla Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu sonrası gazetemize konuşan ve eğitimdeki gericileştirmenin, ÇEDES denen Anayasa’ya aykırı laiklik karşıtı projeyle hız kazandığına dikkat çeken Eğitim İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, “Yerellerdeki fiili bazı uygulamaların ÇEDES’i bile geride bıraktığı görülmekte. Akıl dışı, laiklik karşıtı, öğrenci ve eğitim emekçileri açısından güvenlik açığı yaratan bu uygulamanın kahramanı olan okul yöneticileri, bugün başka bir skandalın daha başrolü olarak karşımızda” dedi.
HEDEF LAİKLİK
Toplumda bazı kesimlerce laikliğe yüksek sesle karşı çıkıldığı, hilafet ve şeriat isteme cüretlerine haklı olarak tepkilerin yükseldiği bir dönemde Dunar’ın ‘malum zihniyet’ notunu düşmesinin manidar olduğuna dikkat çeken Toy şöyle devam etti:
“Her siyasal İslamcı gibi açık konuşmaktan korkan, korktuğu için ancak sonradan kıvırabileceğini düşündüğü imalarda bulunan ve korkusu, sahip olduğunu iddia ettiği cesaretine baskın çıkan Dunar’ın bu mesajı daha sonra okul müdürü tarafından silinse de, ekran görüntülerinin alınmasına engel olamamıştır.
Eğitimde yöneticilerin nasıl liyakatsizce seçildiğinin canlı kanlı örneği olan müdür yardımcısı Kenan Dunar’ın cesaret edip de devamını getiremediği sözü biz tamamlayalım:
Dunar ve türevlerinin Anayasa’ya ve Milli Eğitim Temel Kanunu’na göre milli eğitimin ancak laik biçimde verilebileceği bu Cumhuriyet’te, okula cami cemaatini taşıyıp namaz kılarak savaşabilecekleri tek ‘malum zihniyet’ laikliktir. Bugün kendini hakim sanan aciz karanlığa yüz yıllık bir kararlılıkla sesleniyoruz: ‘Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek yol, medeniyet yoludur.”